Kartalkaya kayak merkezindeki otel yangını faciasında 36'sı çocuk, 78 can yanarak öldü. Asıl sorumlular dururken yapay sorumlular, suçlular yaratılmaya çalışılıyor.

Efendim neymiş; “İtfaiyenin yetkisi yok ama oteli denetleyebilirdi” gibilerden suçlu yaratma peşinde olan ve yazan belli medyayı görüyoruz.

İtfaiyenin otelde inceleme yapmak için gittiğini varsayalım, bunca eksikleri bulunan bir otele itfaiye heyetini sokarlar mı? "İşgüzarlık yapma, senin (ya da sizin) göreviniz değil" diye geri çevirirler.

Şimdi buradan, yetki ve sorumluluk konusunda bir anıyı paylaşacağım.

Yasaya göre, kamu kurumları banka işlemlerini, banka hesaplarını Merkez Bankası’nın şubelerinin bulunduğu yerlerde Merkez Bankası, Merkez Bankası'nın olmadığı yerlerde ise muhabir banka sıfatı ile Ziraat Bankası'na yatırmak zorundalar.

1991 veya 1992 yılı idi, ben Ziraat Bankası'nın Ankara'daki o şubesinde muhasebeciyim, hemen iki bina yanımızda özel bir bankanın şubesi var.

O bankanın bir görevlisi gelerek, İller Bankası'ndan Etimesgut Belediyesi adına bir havale gelip gelmediğini sordu, ben de "Gelen bir para yok ama sizi neden ilgilendiriyor" diye sorduğumda, "Etimesgut Belediyesi'nin hesabı bizde, onun için" yanıtını verdi.

Ertesi gün çok büyük bir meblağdaki havale geldi ve özel banka yetkilileri parayı aldılar. Durumu şube müdürüne ilettim ve buna göz yumulamayacağını söyledim, "Konuyu genel müdürlüğümüze iletmemiz gerekir" dedim.

Müdür de, "Tamam yaz, birlikte imzalayalım" dedi.

Yazıyı yazdım, ihbaren genel müdürlüğe gönderdik.

Sonra ne mi oldu? İki gün sonra bir uyarı: "İşgüzarlık yapma, otur oturduğun yerde..."

Bolu Belediyesi yetkilileri o oteli denetlemeye gitmiş olsalardı benzeri yanıtla geri döneceklerdi.

Ama siz, siz olun, göreviniz olmasa da, işgüzarlık da olsa yanlışı söyleyin; bedeli ne olursa olsun.