Aysel Tuğluk

Atilla Aytemur

20-02-2022 01:59

29 Aralık 2016'dan beri Kocaeli Kandıra 1 No'lu F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP eski eş genel başkan yardımcısı Aysel Tuğluk, hayli zamandır yaşamını tek başına idame ettiremeyecek ölçüde hasta.

Bu nedenle, avukatı ve yakınları, yetkin kurumlarca demans teşhisi konulan Aysel Tuğluk'un bundan sonraki yaşamını dışarıda, yakınlarının desteğiyle sürdürmesi için infazın ertelenmesi ve tahliye talebinde bulundular.

Ne var ki, Adli Tıp İhtisas Kurulu hazırladığı tuhaflıklarla dolu 4 Şubat 2022 tarihli son raporda, Tuğluk'ta "hafif bilişsel bozukluk" tespit etti. Bundan hareketle, "cezai sorumluluğunun tam olduğu" görüşüne vardı.

Avukatları ve yakınları, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Tuğluk'un hastalığını dikkate almayıp, infazın ertelenmesini ve tahliye talebini reddetmesinden endişe duyuyorlar.

Aysel Tuğluk'un sağlık durumu hakkında verilen raporlara göz atınca, bu endişede çok da haksız olmadıkları anlaşılıyor.

Üniversite raporu: İnfazı erteleyin... Adli Tıp raporu: Olmaz

Uzunca bir süre Tuğluk'un durumunu takip eden avukatları ve yakınları, hapishane koşullarında kendi başına yaşayamayacağını görünce, tahliye olması için ilgili kurumlar nezdinde yasal ve tıbbi işlem başlattılar.

22 Mart 2021 tarihinde, Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı'ndan adli tıp, nöroloji, psikiyatri, dahiliye ve kardiyoloji alanlarına mensup beş ayrı uzman hekimin muayenesi ve gözlemi sonucunda verilen raporda, Aysel Tuğluk'un hastalığı nedeniyle cezaevinde kendi başına kalamayacağı tespiti yapıldı.

Tuğluk'un hastalığının "kronik seyirli kalıcı hafıza kaybı" anlamına gelen "demans" olduğu teşhis edildi ve takibinin "üçüncü basamak" sağlık kuruluşlarında yapılması gerektiği vurgulandı. Cezaevinde yaşamını bir başkasının yardımı olmaksızın, tek başına sürdürmesi mümkün olmadığından, infazın ertelenmesi yönünde kanaat belirtildi.

Üniversiteden bu raporu alan avukatları 3 Eylül 2021'de İstanbul Adli Tıp Kurumu'na başvurup (ATK) infazın ertelenmesini istedi. ATK ise üniversitenin raporundaki tespit ve değerlendirmeleri dikkate almadı. Tuğluk'a cezaevinde doktora erişim hakkı tanındığını, tedavilerin pekâlâ cezaevinden yapılabileceğini ileri sürdü ve infazın ertelenmesine karşı çıktı.

Mühim değil, "Hafif bilişsel bozukluk"

Tuğluk'un avukatları ve yakınları işin peşini bırakmadı. ATK'ya yeniden bir rapor verilmesi için başvurdular. ATK İhtisas Kurulu 4 gün boyunca Tuğluk'u gözlem altında tuttu ve raporunu geçtiğimiz 4 Şubat 2022 tarihinde verdi.

Raporda bir tuhaflık var. 25 sayfalık raporun 20 sayfası anlaşılmaz bir nedenle, Kobane Davası'nda yer alan suçlamalara ayrılmış. İddianame olsa ancak bu kadar olur. Kalan beş sayfanın ikisi Kocaeli Üniversitesi'nin raporuna, son üç sayfası da İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun kendi raporundaki tespit ve değerlendirmelere ayrılmış.

Bu son üç sayfada, İhtisas Kurulu dört günlük gözlem ve bulgulardan hareketle, Tuğluk'ta "basit dikkat zayıflığı bulunduğu", "dikkatini sürdürme becerisinin belirgin bir şekilde zayıf olduğunu" belirtiyor. İlaveten, "soyutlama becerisinin yetersiz olduğu" ve "sözel akıcılık" testlerinde kelime üretiminin çok düşük olduğu ifade ediliyor. Testler sonrası yapılan puanlamada ise, Tuğluk'un 30 üzerinden 12 aldığı vurgulanıyor.

Sonuç olarak, 7 kişilik kurul Aysel Tuğluk'ta "hafif bilişsel bozukluk" olduğu teşhisinde bulunuyor. "Ceza sorumluluğunu etkileyecek ölçüde akli bir arızanın bulunmadığını" ileri sürüyor. Karar olarak da "ceza sorumluluğunun tam olduğu kanaatine vardıklarını" açıklıyor.

Tuğluk'un ağır yükü: Annesinin cenazesine yapılan saldırı

Bu hastalıkla tanışmazdan evvel Aysel Tuğluk, gerek Kürt sorununun barışçı ve demokratik çözümü ve gerekse kadınların eşitlik sorunu için en önde mücadele eden, etkin bir Kürt kadınıydı.

Çeşitli toplantılarda yaptığı konuşmalar, televizyon programları ve röportajlar nedeniyle "örgüt propagandası" ve "örgüt üyeliği ve yöneticiliği" iddiasından mahkûmiyet aldı. Son olarak da, 6-8 Ekim 2014 Kobane olayları nedeniyle tutuklandı.

O bunları yaşarken, hafızasının onu hızla ve geri dönüşsüz bir şekilde terk etmesi, ona bambaşka bir gelecek hazırladı. Annesinin cenazesine yapılan büyük saygısızlık ve ırkçı barbarlığın, bu durumu tetikleyen temel faktörlerden biri olduğunu yakınları belirtiyor.

13 Eylül 2017'de, Ankara'da 78 yaşında hayatını kaybeden Hatun Tuğluk, İncek Mezarlığı'na defnedilecekti. Aysel Tuğluk da cezaevinden iki günlük özel izinle çıkmıştı. Gözleri önünde ırkçı lümpen bir güruhun, "Burada şehit cenazesi var. Buraya terörist cenazesi gömdürmeyiz. Gömseniz de çıkartır parçalarız" diyerek başlattığı taşlı sopalı saldırı onda derin yaralar açtı. Cenazenin oradaki mezardan çıkartılıp Tunceli'de yeniden defnedilmesi de düşünce ve duygu dünyasında yaşadığı depremi yatıştırmaya yetmedi.

Hukuk ve vicdan gereği Aysel Tuğluk tahliye edilmeli

ATK raporları maalesef böylesine aşağılık bir saldırının Aysel Tuğluk'ta yarattığı derin travmayı ve tahribatı hiç dikkate almıyor.

Yargının iktidar tarafından araçsallaştırılmasının ve yargı kurumlarının bağımsızlıklarını yitirmesinin, herhalde konuyla bir bağı olmalı. Tutuklu ve mahkûmlar doğal olarak, hukuksuz ve adaletsiz uygulamaları doğrudan yaşayanların başında geliyor.

Ağır hastalıklarla boğuşan çok sayıda mahkûm ve tutuklu, çaresizlik içinde oralarda ömür tüketiyorlar. Siyasi tutuklu ve mahkûmların ise böylesi muamelelerin katmerlisine muhatap olduğunu hepimiz biliyoruz.

Aysel Tuğluk'un da aynı akıbete uğramasına mahkemenin izin vermemesini ummak isterim.

DİĞER YAZILARI Bingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat * 01-01-1970 03:00 '68 İsyan Günleri' ve Özeleştiri Mahkemeleri 01-01-1970 03:00 Taner Akçam'dan 'Yüzyıllık Apartheid' 01-01-1970 03:00 Neymiş? 14 Mayıs siyasi darbeymiş. Eee... N'olacak? 01-01-1970 03:00 14 Mayıs seçiminde 'Yetmez ama evet' var mı? 01-01-1970 03:00 Dip dalga 01-01-1970 03:00 Umut yüklü görüşme 01-01-1970 03:00 Seçim ve üç risk 01-01-1970 03:00 Millet İttifakı ve HDP 01-01-1970 03:00 Vizyondan geriye kalan 01-01-1970 03:00 Kılıçdaroğlu yasa teklifiyle yanlış mı yaptı? 01-01-1970 03:00 Yolsuzluk ve rüşvet işleri ne olacak? 01-01-1970 03:00 Bekir Ağırdır ne demek istiyor? 01-01-1970 03:00 İttifaklar ve güç birlikleri 01-01-1970 03:00 Sosyal medya ve internet yasa tasarısı: Şekerler ve zehirler 01-01-1970 03:00 SADAT ve iktidar 01-01-1970 03:00 Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu davası 01-01-1970 03:00 Adil seçim ve seçim güvenliği sorunu 01-01-1970 03:00 Muhteşem Süleymaniye'ye perde çekmek! 01-01-1970 03:00 Millet İttifakı'nın performansı ve beklentiler 01-01-1970 03:00 Sevgili arkadaşımız Saffet Uygur'u kaybettik 01-01-1970 03:00 Vakit tamam; yeni ekonomiye geçiyoruz! 01-01-1970 03:00 Durmayan dolar ve duruşma 01-01-1970 03:00 Muhalefetin ayak sesleri... 01-01-1970 03:00 İktidar, hangi dala elini atsa elinde kalıyor! 01-01-1970 03:00 Ali Babacan, DEVA ve yakın gelecek 01-01-1970 03:00 Hedef muhalif belediyeler 01-01-1970 03:00 Edremit vakası 01-01-1970 03:00 Sosyal medyayı susturma yasası! 01-01-1970 03:00 Türkiye, Afganistan'da ne kazandı? 01-01-1970 03:00 Yangın dersleri 01-01-1970 03:00 Muhalefetin Cumhurbaşkanı Erdoğan sonrasına hazırlıkları 01-01-1970 03:00 Validebağ Korusu'na dokunmayın! 01-01-1970 03:00 HDP'ye yapılanlar ve yaklaşan seçimler 01-01-1970 03:00 Ezgi Mola'nın isyanı 01-01-1970 03:00 CHP Raporu'nun işaret ettiği çöküntü! 01-01-1970 03:00 MHP'nin şiddet dili ciddi riskler barındırıyor 01-01-1970 03:00 Emniyet genelgesi: Uydurma suç 01-01-1970 03:00 'Eylem Planı' neden heyecan yaratmıyor! 01-01-1970 03:00 Başarısız Gara operasyonu ve hedefteki HDP 01-01-1970 03:00 Boğaziçi'ndeki iktidar kuşatması 01-01-1970 03:00 Selahatttin Demirtaş ve Erol Katırcıoğlu 01-01-1970 03:00 Türkiye, bu filmi daha önce de gördü! 01-01-1970 03:00 İnanılmaz proje: Cami Gençlik Kolları! 01-01-1970 03:00 Millet İttifakı'nın durumu ve beklentiler 01-01-1970 03:00 Türkiye, Türkiye olalı böyle 'Devran' görmedi! 01-01-1970 03:00 Hedefteki lider: Kemal Kılıçdaroğlu 01-01-1970 03:00 İktidar yeni bir sayfa açabilir mi? 01-01-1970 03:00 Deprem vergisinin tuhaf hikâyesi 01-01-1970 03:00 Muhalif partiler olmasa memleket ne güzel... 01-01-1970 03:00 Seçim tartışması bu şartlarda biter mi? 01-01-1970 03:00 İktidar ülkeyi nereye sürüklüyor? 01-01-1970 03:00 "Samimi demokrasi" buysa... 01-01-1970 03:00 İçişleri Bakanı böyle davranamaz! 01-01-1970 03:00 Atlamayalım... Bahçeli bu defa idam istedi! 01-01-1970 03:00 Barış Atay'a saldırı geçiştirilemez! 01-01-1970 03:00 Müjde ve felaket: Karadeniz’in gazı ve seli 01-01-1970 03:00 İktidarın boş işleri 01-01-1970 03:00 'Nepotizm' dediğin böyle olur! 01-01-1970 03:00 Bugün CHP'den ayrılma ne anlama gelir? 01-01-1970 03:00 CHP'deki muhalefet ne diyor? 01-01-1970 03:00 Muteber işadamı ve durmaksızın patlayan fabrikası 01-01-1970 03:00 İktidar, kıdem tazminatında IMF ile aynı noktada buluştu 01-01-1970 03:00 Ak Parti’nin "ince" hesapları 01-01-1970 03:00 Türkiye, Kürt sorununu kiminle çözecek? 01-01-1970 03:00 HDP'yi kapattırma sevdası 01-01-1970 03:00 Yine neler oluyor? 01-01-1970 03:00 Siyasette iki tıkanma 01-01-1970 03:00 Hayır, cüretleri cehaletlerinden değil! 01-01-1970 03:00 Kullanım süresi geçmiş suçlama 01-01-1970 03:00 Adalete ve eşitliğe uzak İnfaz Yasası 01-01-1970 03:00 Vebadan sonra Avrupa’da ne oldu? 01-01-1970 03:00 Salgınla mücadelenin üzerine düşen gölge 01-01-1970 03:00 Korona günlerinde siyaset 01-01-1970 03:00 Ömer Faruk'tan 'Aşk ve Ereksiyon Aşk'ı' 01-01-1970 03:00 Kavala şimdi de FETÖ’nün beyni ve finansörü mü oldu? 01-01-1970 03:00 Vesayet ve darbe tehlikesi hortladı mı? 01-01-1970 03:00 Siyasi ayağı ararken 01-01-1970 03:00 Kanal İstanbul tartışması ve son gerçekler 01-01-1970 03:00 Kamu yetkililerinin sorunlu zihniyeti 01-01-1970 03:00 Kanal İstanbul-3: Risk bombası! 01-01-1970 03:00 Türkiye ücretli geçişe zorlayabilir mi? * 01-01-1970 03:00 Kanal İstanbul hakiki bir ihtiyaç mı? * 01-01-1970 03:00 Bunu da gördük: Üniversiteye haciz! 01-01-1970 03:00 Dipsiz Göl’ün ölümü 01-01-1970 03:00 Otizmli çocuklara ayrımcılık 01-01-1970 03:00 Zor denklem! 01-01-1970 03:00 Yargı ve adalet krizi 01-01-1970 03:00 Bütün anneler birleşin! 01-01-1970 03:00 Sosyal medya ve 'Gariplikler' * 01-01-1970 03:00 İstanbul Belediyesi meğer kimleri finanse etmiş! 01-01-1970 03:00 HDP Diyarbakır Mitingi'nin düşündürdükleri 01-01-1970 03:00 Hedefteki adalet! 01-01-1970 03:00 Doğu Akdeniz krizi ve iklim değişikliği 01-01-1970 03:00 Ak Parti’de ayrılık rüzgârları 01-01-1970 03:00 Başkanlık tartışmasının ardında dış güçler mi var? 01-01-1970 03:00 Metamorfoz (başkalaşma) ve 23 Haziran Seçimi 01-01-1970 03:00 S-400'ler ve sol partiler 01-01-1970 03:00 "KHK uygulamaları ve Medeni Ölüm" 01-01-1970 03:00 Türkiye Gemisi 01-01-1970 03:00 #sanatçıyadokunma! 01-01-1970 03:00 İktidar, YSK kararı ve muhalefet 01-01-1970 03:00 Ortada kalan İttifak 01-01-1970 03:00 23 Nisan ve linç girişimi 01-01-1970 03:00 HDP bu seçimlerde ne yaptı? 01-01-1970 03:00 Ak Parti ülkeyi nereye sürüklediğinin farkında mı? 01-01-1970 03:00 Ak Parti mahallesinde adresini arayan uyarı 01-01-1970 03:00 Sıradaki kriz: S-400’ler 01-01-1970 03:00 Başkası Adına Konuşmanın Haysiyetsizliği * 01-01-1970 03:00 Zorlamayalım, “beka” seçimlere sığmaz! 01-01-1970 03:00 CHP manifestosu neler vaat ediyor? 01-01-1970 03:00 Ak Parti manifestoda ne diyor, ne demiyor? 01-01-1970 03:00 Seçilmişlerin meşruiyeti ve Venezüela 01-01-1970 03:00 Kaz Dağları'nda itiraz ve isyan! 01-01-1970 03:00