Adil seçim ve seçim güvenliği sorunu

Atilla Aytemur

14-04-2022 22:45

Geçtiğimiz Cumartesi günü 'Yeryüzü Güncesi' isimli internet grubunun WhatsApp üzerinden düzenlediği "Adil Seçim için Seçim Güvenliği ve Sivil Toplum" konulu bir toplantıya katıldım.

Toplantının konuşmacısı, Açık Radyo kurucusu ve Altın Saatler Programı Koordinatörü Gürhan Ertür'dü.

Gürhan Ertür, öncelikle "Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu"nun kuruluş süreci ve katılımcı kuruluşlar hakkında bilgi verdi.

Buna göre platform, 2020 Temmuz'unda kurulmuş. Muhtelif kurum ve girişimlerin katılımıyla yapıları zaman içinde genişlemiş. Bugün bünyesinde DİSK, KESK, TMMOB, Seçim 2003 Yerel Medya Koordinasyonu, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, Hak ve Adalet Platformu, Sensiz Olmaz Hareketi, Anti Kapitalist Müslümanlar, Anıtpark Forum, Yurttaş Girişimi, İnsan Hakları Derneği, Hak İnisiyatifi Derneği, Doğu ve Güneydoğu Dernekleri Platformu, Demokrasi İçin Birlik, Alevi Bektaşi Federasyonu, Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) ve Mülkiyeliler Birliği gibi çok sayıda kuruluş bulunuyor.

Resmi kurumları bir yana bırakırsak, Türkiye'de seçimlerde haliyle siyasi partiler öne çıkıyor ve sürecin organizasyonu onların denetiminde gerçekleşiyor. Bununla beraber, seçimlerin hilesiz olması, demokratik bir toplum kriteri olarak yurttaşın seçime olan ilgisinin yükseltilmesi, iradesinin zedelenmemesi ve sonuçların denetlenebilmesi için belirli dönemlerde sivil girişimler de kendini gösteriyor. Örneğin, 'Oy ve Ötesi' isimli girişim 2014'ten beri yapılan seçimlerde bu yönde çaba sergiliyor. 2015 seçimlerinde de, bünyesinde yer alan her kesimden çok sayıda ünlüyle Demokratik Güvenli Seçim Girişimi dikkat çekmişti. Bu defa, 2023 seçimlerine giderken, geniş yelpazeli yapısıyla Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu bir sivil toplum girişimi olarak dikkat çekiyor.

Oy kime veriliyorsa onun hanesine yazılmalı

Türkiye'de seçimler genel demokratik bir çerçevede yapılmakla beraber, şaibesiz bir seçim göstermek çoğu zaman zordur. Özellikle, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde AK Parti iktidarının, başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmak üzere kaybettiği birçok şehir belediyesini vermemek için sergilediği son derece kuşkulu girişimler halen hafızalardadır. Geçtiğimiz günlerde, Siyasi Partiler ve Seçim Yasası'nda iktidar ortaklarınca yapılan son değişiklikler dikkate alınınca, önümüzdeki seçimlerin adil ve eşit şartlarda ve sürecin bütün aşamasının güvenlik içerisinde gerçekleşeceğinden kuşkuya kapılmamak mümkün değil. O nedenle sivil toplumun endişe duyması ve seçimin adil, eşit ve güvenlik içinde gerçekleşmesi için girişimlerde bulunması yerindedir. Seçmen ve yurttaş olarak bu aynı zamanda bir hak ve sorumluluktur.

Bu noktada, Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu, kendini iktidarın veya muhalefetin, şu ya da bu partinin tarafı olarak görmediğini, seçmen sayısı 60 milyonu bulan Türkiye'de herkesin adil, güvenli ve özgür şartlarda katıldığı, demokrasinin evrensel ilkelerinin uygulandığı temiz bir seçimden yana olduğunu ilan ediyor. Yani kendilerini, ideolojik ve siyasi tarafı, parti tercihi ne olursa olsun, her seçmen yurttaşın sandığa giren oyunun aynı doğrultuda sandıktan çıkması için çaba gösteren bir sivil girişim olarak tanımlıyor.

Yüksek Seçim Kurulu güvenirliğini yitirdi

Gürhan Ertür'ün verdiği bilgiye göre platform, kuruluşlarını takiben kamuoyunun önüne ilk çıktıklarında şu değerlendirmeyi yaptı:

"Karşı karşıya olduğumuz zorlukların farkındayız, adil bir seçimin herkes için ne kadar hayati olduğunu bilerek çalışıyoruz. Seçimlerin ifade, gösteri, basın, serbest propaganda ve halkın kanaat oluşturma özgürlüğünün kısıtlandığı bir ortamda, antidemokratik koşullarda yapılmasına heves edenlerin olduğunu biliyoruz... Seçimlerin güven içinde yapılmasından sorumlu kamu kurumu olan Yüksek Seçim Kurulu (YSK) güvenilirliğini büyük ölçüde yitirmiş durumda. Kamu kanalları başta olmak üzere medya ezici ağırlıkla iktidarın elinde. Tüm seçmenlerin iradesinin seçime tam ve eksiksiz yansıması için bütün gücümüzle seçim sürecini izlemek ve sorunların ortadan kaldırılması için çaba göstereceğiz. Bu amaçla ortaklaşan tüm demokratik kitle örgütlerini, sivil inisiyatifleri, emek ve meslek örgütlerini ve siyasi partileri de aynı çatı altında toplamaya ve birlikte hareket etmeye çağırıyoruz."

Platform'un bünyesinde toplanan kurumların çeşitliliği ve bütün Türkiye coğrafyasına yaygınlığı dikkate alınırsa, çağrının büyük ölçüde karşılığını bulduğu görülüyor.

Değişiklik teklifinin tartışılması seçmene kapatıldı

Gürhan Ertür, Seçim ve Siyasi Partiler Yasası'nda değişiklik yapılması için iktidar ortakları AK Parti ve MHP tarafından 15 Mart'ta TBMM'ye getirilen teklifi baştan itibaren yakın takibe aldıklarını açıkladı. Meclis'in halktan kopuk yapısı ve iktidar ortaklarının engellemesi nedeniyle, ne komisyon görüşmelerine ne de Genel Kurul'daki oturumlara katılabildiklerini anlattı. Aslında iktidarın, değişiklik teklifinin gerçek mahiyeti hakkında halkın bilgilenmesini pek istemediğinden, açık tartışılmasını da engelleme yoluna gittiğine dikkat çekti.

Buna rağmen, Adil Seçim ve Seçim Güvenliği Platformu, değişiklikte yer alan barajın yüzde 7'ye indirilmesi, Seçim Kurulu başkanlarının kurayla belirlenmesi ve yasanın yürütme yetkisinin cumhurbaşkanlığına verilmesi gibi tekliflerin ifade ettiği anlamı ilk andan itibaren ele alıp eleştirdi. Bu değişiklik maddelerinin yasalaşması halinde adil, eşit, güvenli ve demokratik bir seçimin yolunun kapanacağı hususunda açıklamasıyla seçmenleri ve siyasi partileri ısrarla uyardı.

Cumhurbaşkanının sınırlamalardan muaf olduğu seçim adil olamaz

Bilindiği gibi, değişiklik teklifi, hakkında Anayasa Komisyon ve TBMM Genel Kurulu'nda yapılan sınırlı tartışmaların ardından, 31 Mart 2022 itibariyle yasalaştı. İktidarın küçük ortağı MHP gözetildiği için, baraj beklendiği gibi yüzde 7 oldu. İttifak içinde yer alan partilerin seçim bölgelerinde milletvekili çıkarmak için yeterli oyu almaları şartı getirildi. İttifaka verilen artık oyların boşa gitmesine, esas olarak birinci parti ve karşı ittifakın milletvekili çıkarmasına neden olan ve oy desteği daha az olan partilerin tasfiyesi sonucunu doğuran bir sistem getirildi. TBMM'de grup kurarak seçime katılabilme imkânı da ortadan kaldırıldı. Cumhurbaşkanının her türlü seçim sınırlamasından muaf tutularak, devlet bütçesi ve kaynaklarını istediği kullanması yasal hale getirildi ve eşitlik ilkesi yok edildi. Seçim kurulu başkanlarının belirlenmesinde de kıdem ve liyakat bir yana bırakılıp kura sistemi getirildi.

Gürhan Ertür, değişikliğin Meclis'te açık oylama bile yapılmadan kabul edilmesinin platformlarınca ciddi şekilde eleştirdiğini belirtti. Seçim sisteminde köklü bir değişikliğe gidildiğine dikkat çekti. Bunun sonucunda daha kötü, daha adaletsiz bir seçim sistemiyle karşı karşıya olduğumuzu, seçim süreci güvenliğinin ve sandık güvenliğinin ağır darbe aldığını vurguladı. Cumhurbaşkanına tanınan imkânların Anayasa'ya aykırı olduğunu belirtti.

Gürhan Ertür, Siyasi Partiler ve Seçim Yasası'nda yapılan bu değişikliklerin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesini önerdiklerini ve yaptıkları basın açıklamasıyla bunu kamuoyuna duyurduklarını açıkladı. Hatta, ülke gerçekliği dikkate alınarak bütün partilerin bu yönde davranmasını istediklerini söyledi. Nitekim CHP de değişikliği iptal edilmesi isteğiyle Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) götürdü. Yurttaşların ve sivil toplumun da süreci yakından izlemesi gerektiğini vurguladı.

Anayasa Mahkemesi değişiklikleri iptal etmelidir

Gürhan Ertür'e göre, Adil Seçim ve Seçim Güvenliği Platformu, seçimler konusuna bir yurttaş seferberliği çerçevesinde yaklaşıyor. Meselenin seçim günü sandığa gidip oy kullanmaktan ibaret olmadığını, öncesinden başlanıp oyun sandığa atılmasından sonraki süreci de titizlikle takip etmenin önemine işaret ediyor. Bunun için partilerle görüşme yapmaya çalıştıklarını, sivil toplum örgütleriyle bir araya geldiklerini, işbirliği geliştirmek istediklerini, yurttaşları bütün Türkiye sathında platform bünyesindeki komisyon ve çalışma gruplarına katılmaya davet ettiklerini özellikle vurguluyor. Halk iradesinin, seçmen tercihinin her türlü müdahaleden uzak bir şekilde, adil ve eşit şartlarda, titiz ve temiz bir seçimle tecelli etmesinin, ancak sivil toplumun böyle bir teyakkuzuna bağlı olduğunu hatırlatıyor.

Doğrusu, önümüzdeki seçimin önemi ve kritik niteliğini dikkate alırsak, Adil Seçim ve Seçim Güvenliği Platformu'nun çağrısı, Türkiye'nin bugünkü şartlarında büyük önem kazanmış durumda. Ülke, birçok bakımdan tıkandı. AK Parti ve Cumhur İttifakı'nın 2023 seçimlerini kazanmak için gözlerini kararttığı, demokrasi ve hukuk dışına çıkarak her şeyi yapabilecek bir noktaya savrulduğu görülüyor. Bunun, bütün toplum tarafından önlenmesine ihtiyaç var.

Seçmen yurttaşların partileri ne olursa olsun, bulundukları yerde bu platformla ilişkiye geçmeleri ve çalışmalarında yer almaları, hem birçok olumsuz gelişmeyi zamanında önleyecek, hem de ortak demokratik geleceğimize bir tuğlanın konulmasına hizmet edecek. Bunun için Platform'un iletişim bilgilerini de aşağıda sunuyorum.

www.secimgüvenligi.org

e-posta: secimguvenligiplatformu@gmail.com

DİĞER YAZILARI Bingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat * 01-01-1970 03:00 '68 İsyan Günleri' ve Özeleştiri Mahkemeleri 01-01-1970 03:00 Taner Akçam'dan 'Yüzyıllık Apartheid' 01-01-1970 03:00 Neymiş? 14 Mayıs siyasi darbeymiş. Eee... N'olacak? 01-01-1970 03:00 14 Mayıs seçiminde 'Yetmez ama evet' var mı? 01-01-1970 03:00 Dip dalga 01-01-1970 03:00 Umut yüklü görüşme 01-01-1970 03:00 Seçim ve üç risk 01-01-1970 03:00 Millet İttifakı ve HDP 01-01-1970 03:00 Vizyondan geriye kalan 01-01-1970 03:00 Kılıçdaroğlu yasa teklifiyle yanlış mı yaptı? 01-01-1970 03:00 Yolsuzluk ve rüşvet işleri ne olacak? 01-01-1970 03:00 Bekir Ağırdır ne demek istiyor? 01-01-1970 03:00 İttifaklar ve güç birlikleri 01-01-1970 03:00 Sosyal medya ve internet yasa tasarısı: Şekerler ve zehirler 01-01-1970 03:00 SADAT ve iktidar 01-01-1970 03:00 Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu davası 01-01-1970 03:00 Aysel Tuğluk 01-01-1970 03:00 Muhteşem Süleymaniye'ye perde çekmek! 01-01-1970 03:00 Millet İttifakı'nın performansı ve beklentiler 01-01-1970 03:00 Sevgili arkadaşımız Saffet Uygur'u kaybettik 01-01-1970 03:00 Vakit tamam; yeni ekonomiye geçiyoruz! 01-01-1970 03:00 Durmayan dolar ve duruşma 01-01-1970 03:00 Muhalefetin ayak sesleri... 01-01-1970 03:00 İktidar, hangi dala elini atsa elinde kalıyor! 01-01-1970 03:00 Ali Babacan, DEVA ve yakın gelecek 01-01-1970 03:00 Hedef muhalif belediyeler 01-01-1970 03:00 Edremit vakası 01-01-1970 03:00 Sosyal medyayı susturma yasası! 01-01-1970 03:00 Türkiye, Afganistan'da ne kazandı? 01-01-1970 03:00 Yangın dersleri 01-01-1970 03:00 Muhalefetin Cumhurbaşkanı Erdoğan sonrasına hazırlıkları 01-01-1970 03:00 Validebağ Korusu'na dokunmayın! 01-01-1970 03:00 HDP'ye yapılanlar ve yaklaşan seçimler 01-01-1970 03:00 Ezgi Mola'nın isyanı 01-01-1970 03:00 CHP Raporu'nun işaret ettiği çöküntü! 01-01-1970 03:00 MHP'nin şiddet dili ciddi riskler barındırıyor 01-01-1970 03:00 Emniyet genelgesi: Uydurma suç 01-01-1970 03:00 'Eylem Planı' neden heyecan yaratmıyor! 01-01-1970 03:00 Başarısız Gara operasyonu ve hedefteki HDP 01-01-1970 03:00 Boğaziçi'ndeki iktidar kuşatması 01-01-1970 03:00 Selahatttin Demirtaş ve Erol Katırcıoğlu 01-01-1970 03:00 Türkiye, bu filmi daha önce de gördü! 01-01-1970 03:00 İnanılmaz proje: Cami Gençlik Kolları! 01-01-1970 03:00 Millet İttifakı'nın durumu ve beklentiler 01-01-1970 03:00 Türkiye, Türkiye olalı böyle 'Devran' görmedi! 01-01-1970 03:00 Hedefteki lider: Kemal Kılıçdaroğlu 01-01-1970 03:00 İktidar yeni bir sayfa açabilir mi? 01-01-1970 03:00 Deprem vergisinin tuhaf hikâyesi 01-01-1970 03:00 Muhalif partiler olmasa memleket ne güzel... 01-01-1970 03:00 Seçim tartışması bu şartlarda biter mi? 01-01-1970 03:00 İktidar ülkeyi nereye sürüklüyor? 01-01-1970 03:00 "Samimi demokrasi" buysa... 01-01-1970 03:00 İçişleri Bakanı böyle davranamaz! 01-01-1970 03:00 Atlamayalım... Bahçeli bu defa idam istedi! 01-01-1970 03:00 Barış Atay'a saldırı geçiştirilemez! 01-01-1970 03:00 Müjde ve felaket: Karadeniz’in gazı ve seli 01-01-1970 03:00 İktidarın boş işleri 01-01-1970 03:00 'Nepotizm' dediğin böyle olur! 01-01-1970 03:00 Bugün CHP'den ayrılma ne anlama gelir? 01-01-1970 03:00 CHP'deki muhalefet ne diyor? 01-01-1970 03:00 Muteber işadamı ve durmaksızın patlayan fabrikası 01-01-1970 03:00 İktidar, kıdem tazminatında IMF ile aynı noktada buluştu 01-01-1970 03:00 Ak Parti’nin "ince" hesapları 01-01-1970 03:00 Türkiye, Kürt sorununu kiminle çözecek? 01-01-1970 03:00 HDP'yi kapattırma sevdası 01-01-1970 03:00 Yine neler oluyor? 01-01-1970 03:00 Siyasette iki tıkanma 01-01-1970 03:00 Hayır, cüretleri cehaletlerinden değil! 01-01-1970 03:00 Kullanım süresi geçmiş suçlama 01-01-1970 03:00 Adalete ve eşitliğe uzak İnfaz Yasası 01-01-1970 03:00 Vebadan sonra Avrupa’da ne oldu? 01-01-1970 03:00 Salgınla mücadelenin üzerine düşen gölge 01-01-1970 03:00 Korona günlerinde siyaset 01-01-1970 03:00 Ömer Faruk'tan 'Aşk ve Ereksiyon Aşk'ı' 01-01-1970 03:00 Kavala şimdi de FETÖ’nün beyni ve finansörü mü oldu? 01-01-1970 03:00 Vesayet ve darbe tehlikesi hortladı mı? 01-01-1970 03:00 Siyasi ayağı ararken 01-01-1970 03:00 Kanal İstanbul tartışması ve son gerçekler 01-01-1970 03:00 Kamu yetkililerinin sorunlu zihniyeti 01-01-1970 03:00 Kanal İstanbul-3: Risk bombası! 01-01-1970 03:00 Türkiye ücretli geçişe zorlayabilir mi? * 01-01-1970 03:00 Kanal İstanbul hakiki bir ihtiyaç mı? * 01-01-1970 03:00 Bunu da gördük: Üniversiteye haciz! 01-01-1970 03:00 Dipsiz Göl’ün ölümü 01-01-1970 03:00 Otizmli çocuklara ayrımcılık 01-01-1970 03:00 Zor denklem! 01-01-1970 03:00 Yargı ve adalet krizi 01-01-1970 03:00 Bütün anneler birleşin! 01-01-1970 03:00 Sosyal medya ve 'Gariplikler' * 01-01-1970 03:00 İstanbul Belediyesi meğer kimleri finanse etmiş! 01-01-1970 03:00 HDP Diyarbakır Mitingi'nin düşündürdükleri 01-01-1970 03:00 Hedefteki adalet! 01-01-1970 03:00 Doğu Akdeniz krizi ve iklim değişikliği 01-01-1970 03:00 Ak Parti’de ayrılık rüzgârları 01-01-1970 03:00 Başkanlık tartışmasının ardında dış güçler mi var? 01-01-1970 03:00 Metamorfoz (başkalaşma) ve 23 Haziran Seçimi 01-01-1970 03:00 S-400'ler ve sol partiler 01-01-1970 03:00 "KHK uygulamaları ve Medeni Ölüm" 01-01-1970 03:00 Türkiye Gemisi 01-01-1970 03:00 #sanatçıyadokunma! 01-01-1970 03:00 İktidar, YSK kararı ve muhalefet 01-01-1970 03:00 Ortada kalan İttifak 01-01-1970 03:00 23 Nisan ve linç girişimi 01-01-1970 03:00 HDP bu seçimlerde ne yaptı? 01-01-1970 03:00 Ak Parti ülkeyi nereye sürüklediğinin farkında mı? 01-01-1970 03:00 Ak Parti mahallesinde adresini arayan uyarı 01-01-1970 03:00 Sıradaki kriz: S-400’ler 01-01-1970 03:00 Başkası Adına Konuşmanın Haysiyetsizliği * 01-01-1970 03:00 Zorlamayalım, “beka” seçimlere sığmaz! 01-01-1970 03:00 CHP manifestosu neler vaat ediyor? 01-01-1970 03:00 Ak Parti manifestoda ne diyor, ne demiyor? 01-01-1970 03:00 Seçilmişlerin meşruiyeti ve Venezüela 01-01-1970 03:00 Kaz Dağları'nda itiraz ve isyan! 01-01-1970 03:00