Kitap bitti.

Kitaba ekim:

Sovyetler Birliği Nazileri yenip orak-çekici Reichstag'a diktikten sonra ilan ettikleri zaferin ertesinde, kendi toplumuna yeni tarihsel, daha ziyade komünist toplum hedefine yönelik bir toplumsal hedef koymalı diye düşünmüyor değilim.

Tarihe "neden şu yapılmadı, neden böyle davranılmadı" şeklinde bakılması son derece yanlış ama Sovyet toplumunun İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra hedefsiz ve atıl kaldığı, daha ziyade ülkenin öncü partisinin, SSCB Komünist Partisi'nin bunu sağlamaktaki tutukluluğu kitapta da çokça dillendirilen bir gerçek.

Tabii bu analizleri gelecek sosyalizm denemeleri yaptığımız kuşku götürmez.

İkinci ekim:

SSCB'nin bunalımlı glasnost yıllarında ben ortaokul, lise yıllarındaydım ve gayri ihtiyari sınıf karatahtasına sırasıyla

SSCB

USSR

CCCP

yazıyordum.

Amaçsızca...

 

Kitap ismi: İhanete Uğrayan Sosyalizm

Yazarlar: Roger Keeran & Thomas Kenny

Çeviren: Murat Akad

 

Kitap bitti.

Kitaba ekim:

Zenginin malı züğürdün çenesini yorarmış.

Melih Gökçek ve şürekâsının çaldıkları, kitap yazdırırmış.

 

Ankara'dan yoldaşlar anlatmıştı:

Bir afiş çalışmasında bu zat bölgeden geçiyor.

Aracı durduruyor.

Bizzat kendisi inip makam aracından tekme tokat saldırıyor yoldaşlara bu mendebur komünist düşmanı, yobaz, FETÖ'cü Melih Gökçek.

 

Kitap ismi: Parsel Parsel

Yazar: Murat Ağırel

Yayınevi: Kırmızı Kedi Yayınevi

Kitap bitti.

Kitaba ekim:

AKP'nin sağlıkta dönüşüm diye pazarladığı yalanlara nerdeyse ilk kanan ülkenin en fazla okumuşları olmuş.

Kitapta AKP'li yıllarda performans baskısıyla apandisit ameliyatlarındaki istatistiki artıştan bahsediyor.

Ancak FMF, yani ailevi Akdeniz ateşi tanılı hastalar sık sık karın ağrısı atakları geçirirler ve bu atakların gerçek apandisit ile karışmaması için elektif şartlarda, yani planlı bir şekilde apendikslerinin ameliyatla alınması gereklidir.

Bu en temel genel cerrahi prensibine rağmen hâlâ acile FMF atağıyla gelen birçok hastanın FMF tanısı aldıktan sonra bile onca süre boyunca apendektomi ameliyatlarını olmadıklarını gözlüyorum.

Gerekçeleri çok çeşitli olmakla birlikte doktorların opere etmedikleri bilgisi en sık karşılaştığım sebep.

 

Kitap ismi: AKP'li Yıllarda Sağlık

Yazar: İlker Belek

Yayınevi: Yazılama Yayınevi.

Kitap bitti.

Kitaba ekim:

Kapakta 3 haytanın olduğu kitabı bitirdim ve herhalde en uzun ekim buna olacak.

Kozmopolit İstanbul'un bu sıfatına yeni bir şeyler katmak olarak tanımlanabilir mi bilmiyorum ama özellikle 90'ların ortasında 95 yılındaki Gazi olayları sonrasında hücre evi yargısız infazları ile gelişen süreçlerde şehrin kozmopolitliğinde ciddi değişimler yaşanmıştır.

Bazı toplumsallaşma kanalları yakalamış devrimci-demokrat yapıları bölgelerinde izole etmek,  kuşatmak amaçlı bu devlet politikası özellikle Gazi Mahallesi etrafındaki bölgeleri gericileştirme politikası gütmüştür.

Gazi'den yola çıkıp Okmeydanı'na kadar olan yolculuğunuzda arada Gaziosmanpaşa ve Eyüpsultan'dan geçerken bu dayatılmış, yapay gericilik farkını gözlemleyebilirsiniz.

Kitapta Rumlar ve Ermeniler için ayrı başlıklar açıldığı için "neden bir Kürtler başlığı yok" diye sorma ihtiyacı duymuyorum.

Ama gözlemlediğim olgu şu şekilde:

Ülkenin doğusunda başka bir gündemin sürüp gitmesinin bir sebebi de şehrin dizaynıyla ilgilidir.

Sözgelimi Kürt medyasından gündemi takip etmek istiyorsanız evinize çanak anten takmanız gerekmektedir.

Hadi İstanbul'da çanak anteni takacak televizyoncuyu buldunuz ve ihtiyacınız olan frekansı yakaladınız;

Site ya da bina yöneticiniz sizin emelinizden bağımsız şekilde dış cepheye estetik amaçlı çanak anten takamayacağınızı size tebliğ eder.

Yani yassak...

Devletin yazılı ya da yazısız yasağı değil.

Orta sınıfın işgüzarlığı.

Bu vesileyle İstanbul biraz da Kürdistanbul değil mi?

 

Son ekim:

İstanbul'a ilk geldiğim sene örgütlü hareketimiz günlük gazete çıkarmıştı.

Ve gazeteyi emekçi halka ulaştırmak bize düşmüştü.

Gezdiğimiz ve gazeteyi sunduğumuz iki sokaktaki inşaatlar gönlümü çelmişti.

Yoldaşlardan biri "Orta sınıflar için boy boy, gırla ev yapıyorlar" demişti, ben de saf saf acaba bize de bir dam, bir fakirhane düşer mi diye heyecanlanmıştım.

Şimdi ikamet ettiğim evin baktığı sokak, işte o elimizde gazete ile gezdiğimiz, işçilere gazetemizi uzattığımız ve benim de inşaatı heyecanla izlediğim sokaktı.

Bu da benden katkı olsun İstanbul'un toplumsal mücadeleler tarihine.

Kitap ismi: Köle Kul Amele

Yazar: Kaya Tokmakçıoğlu

Yayınevi: Yazılama Yayınevi

Eleştiri ve önerileriniz için e-mail adresim: faxri078@gmail.com