Gel Bize: Gebze / 2

Gebze'de Gezilip Görülmesi Gereken Yerler
Tarihi su dolabı
Tarihi Su Dolabı, Gebze’nin Anadolu ve İstanbul yönündeki önemli menzil noktalarından biri olan Gebze Menzili’nin su gereksinimini karşılamak amacıyla, 1664 yılında, İbrahim Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Günümüzde Gebze Şehir Stadı’nın hemen arkasında bulunan, eski adıyla Yazı Çayırı olarak bilinen alan üzerinde inşa edilen su dolabı, ahşap işçiliği ve mimari özelliği açısından farklı bir öneme sahiptir.
Dolapta bulunan su kaynağı, dolap etrafında kazılan kuyulardaki suyun azlığı nedeniyle, yaklaşık 40’a yakın su kuyusunun kazılması ve bu kuyulardaki suların toprağın altından birbirine bağlanan kanallar aracılığıyla tek bir ana kuyuda toplanarak, burada bulunan düzenek aracılığıyla şehir merkezinde bulunan İbrahim Paşa Çeşmesi’ne ulaştırılmıştır.
Günümüzde hâlâ aktif durumda olan Tarihi Su Dolabı, görülmeye değer turistik yerlerin başında bulunmaktadır.
İbrahim Paşa Çeşmesi
Bu çeşme, 17. yüzyılın ortalarında 4. Mehmet’in vezirlerinden İbrahim Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Su, bu çeşmeye, eski adıyla Yazı Çayırı olarak bilinen bölge üzerinde bulunan Tarihi Su Dolabı’ndan basılan suyun toprak künkler vasıtasıyla ulaştırılmıştır.
Su Dolabı’ndan Gebze şehir merkezine doğru uzanan istikamet üzerine yeraltında inşa edilen, yeraltı ve yerüstü Su Terazileri aracılığıyla taşınan su, çeşme deposuna dökülmekte ve çeşmelerden kullanıma sunulmaktadır.
Kare planlı olarak yapılan çeşmenin üç tarafındaki kurnalardan su akmaktadır. Ayrıca, çeşmenin üzerinde Güneş Saati bulunmaktadır.

Tarihi Su Sarnıcı
Sarnıcın yapımı süreciyle ilgili net bir bilge olmamakla birlikte, Geç Roma Dönemi’ne ait olabileceği tahmin edilmektedir. Sarnıcın restorasyonu, Gebze Belediyesi tarafından 2024 yılında tamamlanan bir su yapısıdır.
Sarnıç, doğal bir kayaç oyularak yapılmıştır. 11x15 metre ölçüsünde ve 22 metre derinliğe sahiptir.
Zemin, yüzeyinden 7 metre derinliğe kadar dikdörtgen biçiminde devam eder. Ve sonrasında ovalleşerek, derinliğin sonunda, en dar görünüme sahiptir.
Sarnıç, yeraltı suları, yağmur ve kar suları deposu özelliğindedir.
Hünkâr Çayırı ve Çeşmesi
Fatih Sultan Mehmet’in Otağı ya da Otağ-ı Hümayun olarak bilinen bu yeşil alan, Fatih Sultan Mehmet Han’ın vefatından önceki son seferi sırasında, rahatsızlanarak ordusuyla birlikte mola verdiği ve bu alan üzerinde vefat ettiği yerdir.
Fatih’in anısını yaşatmak için, bu alan üzerinde, 4. Mehmet Dönemi’nde, 1659 yılında bir köprü ve çeşme yapılmıştır.
Çeşmenin arka yüzeyinde, kıble ve açık namazgâh bulunmaktadır.

Malkoçoğlu Mehmet Bey Türbesi
Mehmet Bey, Osmanlı’nın Akıncı ailelerinden olan Malkoçoğulları’na mensuptur.
Akıncı aileleri, Osmanlı Devleti’nin sınırlarını düşmana karşı koruyan ve özellikle de savaş zamanlarında, keşif kolu hizmeti görmek suretiyle düşman arazisinin tanınmasını sağlamışlar ve orduya yol açmışlardır.
Bunlardan Evrenosoğulları, Turhanoğulları, Mihaloğulları ve Malkoçoğulları bu ailelerden bazılarıdır.
Sultan Orhan Camisi
Gebze’de bulunan Osmanlı Dönemi’ne ait eserlerin en eskisidir. Erken dönem Osmanlı mimarisinin en sade ve yalın örneklerinden biridir.
Kocaeli Bölgesi, Orhan Gazi döneminde, Devlet-i Aliye’nin sınırlarına dahil edilmiş olup, Orhan Gazi’nin bölgeyi fethinden sonra, fetih sembolü olarak bu camiyi yaptırdığı tahmin edilmektedir.
Caminin yapım tarihini içeren bir kitabe olmamakla birlikte, Başbakanlık Osmanlı Arşivi’ne ait kayıtlarda, Hicri 726, Miladi 1328 tarihinde yapımına başlandığı yazılıdır.
Çoban Mustafa Paşa Külliyesi
Bu külliye Hicri 930, Miladi 1523 yılında, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman’a vezirlik yapmış olan Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Yapıyı oluşturan süsleme taşları, Mustafa Paşa tarafından Mısır’dan getirilmiştir.
Menzil külliyeleri arasında önemli bir yere sahip olan bu yapı içerisinde; cami, medrese, imarethane, kütüphane, şadırvan, abdesthane, tuvalet, kervan hanları, aşhane, tabhane ve darüşşifa gibi sosyal mekânlar bulunmaktadır.
Caminin ana giriş kapısı ve etrafındaki mermer üzerine yazılı dini motifler ve rolyeflerin işçiliği harikadır. Mermerin ve ahşabın oya gibi işlendiği bu yapı, tipik Osmanlı mimarisi örnekleri bakımından eşsizdir.
Namaz vakitlerinde cami içinde yer kalmadığı zamanlarda, cami ve külliye avlusunda toplu namaz kılan cemaati görmek mümkündür.
Günümüzde Eski Çarşı içerisinde yer alan Tarihi Hamam, Külliye’nin bir parçası olarak inşa edilmiştir.
Kentin merkezinde bulunan bu yapı, Ramazan ve Kurban Bayramları dışında, cuma ve hemen her vakit namazları sırasında dolup taşmaktadır.
Kentin sosyalleşme yerleri başında gelmektedir. Özellikle dostlarla buluşma noktası, adres taşı ya da emeklilerin uğrak yeridir.
Külliye içerisindeki küçük kapalı mekânlar, Diyanet temsilciliği ve bazı sivil toplum kuruluşlarının da ofisi gibi işlevi bulunmaktadır.
Gebze’ye gelip de Çoban Mustafa Paşa Külliyesi’ni görmeden gitmeyiniz.

Eskihisar Kalesi
“Marmara Denizi ve Körfez’in güvenliği benden sorular,” dercesine yükselen Eskihisar Kalesi Burcu, donanmanın ve kara güvenliğinin bekçisi olarak, gelenleri-geçenleri selamlıyor...
Eskihisar Kalesi’nin, Doğu Roma İmparatorluğu döneminde, İzmit Körfezi’nin güvenliğini sağlayacak ileri karakol olarak inşa edildiği bilinmektedir. Latin İmparatorluğu’nun bölgeye hâkim olduğu dönemde, kalenin isminden çoğu kez söz edilmiştir.
Kale ve etrafındaki görkemli surlar, üç aşamalı yaptırılmıştır: İç surlar 1. Manuel Komnenos tarafından 12. yüzyılda, iç duvarlar İznik İmparatoru 2. Ducas Vatatzes tarafından 13. yüzyılda, dış surlar ve güneydoğu cephesindeki burç ise Paleologoslar döneminde yaptırılmıştır.
12. yüzyılın ortalarından 14. yüzyılın başlarına kadar, kalenin inşa çalışmalarının devam ettiği anlaşılmaktadır.
Osmanlı döneminde de önemini koruyan kale, zamanımızda restore çalışmaları sonrasında, bölgenin turizm potansiyeli olarak önemini korumaktadır. Özellikle, Kale içinde bulunan yeraltı mazgallarıyla kaplı zindanda ve oradaki acı ve hüzünlü çığlık öyküleri, izleyen ve dinleyenlerin ilgisini çekmektedir.
Eskihisar Kalesi’nden; Kartepe, İzmit, Gölcük, Ereğli, Karamürsel, Yalova Feribotu ve Osmangazi Köprüsü ufkundaki manzarayı izlemek için günbatımını seçin...

Eskihisar sahili
Gebze’nin âdeta farklı dünyalara açılan penceresi olan ve feribot iskelesi doğusunda kalan Eskihisar sahili, ülkemizde bulunan ender kıyılardan biri olma özelliğine sahiptir.
Onu bu denli önemli yapan ve ona adını veren, 12. yüzyıla ait özgün Doğu Roma yapılarından biri olan Eskihisar Kalesi olmuştur.
19. yüzyılda Osmanlı Devleti’nin yetiştirdiği ve dünyaca üne sahip olan ressam Osman Hamdi Bey’e ait önemli bir yapı olan ve kültürel mirasımızda büyük bir yeri bulunan Osman Hamdi Bey Müzesi ve Evi de, bu sahili süsleyen önemli aksesuarlardan biridir.
Restorasyon çalışmaları süren müze ve etrafındaki yapıların onarımı sürüyor. Adı geçen bölgedeki lokanta ve dinlence yerleri de cazibe merkezi özelliğini koruyor.
Bütün bu güzelliklere, İzmit Körfezi’nin doyumsuz manzarasına akşam sefasını da ekleyince, Eskihisar sahil bölgesinin dört mevsim altın gerdanlığa dönüştüğüne tanıklık edebilirsiniz, yeniden...

Osman Hamdi Bey Evi ve Müzesi
Osmanlı’nın güzel sanatlar alanında yapı taşlarından biri olan ve Sanayi-i Nefise Mektebi’nin kurucusu Osman Hamdi Bey tarafından yaptırılan bu yapı, 1884 yılında Eskihisar sahilinde inşa edilmiştir. Bu yapının projesini Osman Hamdi Bey bizzat kendisi çizmiştir.
Yaz ayları ailesiyle birlikte vakit geçirmeyi sevdiği için, bu yalıda önemli tabloları da resmetmiştir.
Osman Hamdi Bey’in vefatından sonra, bu yalı müzeye dönüştürülmüştür. Gömütlüğü, yine bu alan içerisinde bulunmaktadır.
Türkiye’nin aydınlık yüzü olan, ünlü ressam ve bilge kişi Osman Hamdi Bey’in tabloları, İstanbul başta olmak üzere, dünyanın pek çok müzesinde yer almaktadır.
Ballıkayalar Tabiat Parkı
Ballıkayalar Vadisi, Kocaeli ili Gebze ilçesi sınırları içerisinde, Tavşanlı köyü yakınlarında yer almaktadır. Gebze’ye 8 kilometre uzaklıktadır.
Vadi, kireç taşlarının erimesi sonucu gelişen jeo-morfolojik şekilleri ile karstik bir doğadır.
Vadinin güneyinde, çıkış ağzının doğusunda Ballıkayalar karstik su kaynağı yer alır. Adı geçen bu Tabiat Parkı; Denizli, Demirciler ve Tavşanlı köylerinin ortasında yer almaktadır.
Ballıkayalar Kanyonu, jeolojik dönemlerden kalan ender doğa varlıklarından birisidir. Sarkıt ve likitli kayalardan renkli sular sızdığı için, bu parka Ballıkaya denmektedir.
Ballıkayalar Tabiat Parkı’na, İstanbul ve Kocaeli başta olmak üzere, ülkenin her yerinden doğa sporu tutkunları, rafting, yürüyüş ve kamp yapmak isteyenler, alternatif turizm gezginleri ve hayatı keşfetme meraklısı doğa sporcuları gelmektedir.

Kartaca Kralı Hannibal Mezarı
Kuzeybatı Afrika’da, MÖ 9. yüzyılda, Tunus sınırları içinde yer alan Kartaca Devleti Kralı, Büyük Komutan Hannibal Balca (MÖ 247–183) yaşamıştır. Halk arasında Anibal olarak bilinmektedir.
Sami ırkından gelen Kartacalı Hannibal “usta politikacı, diplomat, savaş taktiği ve stratejisi babası” olarak bilinir. Hannibal, Roma İmparatorluğu ile yapılan pek çok savaşta onları mağlup etmeyi başarmış, Roma’yı dize getiren, tüm zamanların en büyük askeri dehası ve büyük komutanı olarak tanınır.
Hannibal’ın bu ileri zekâsı, 20. yüzyılın başında, 1. Dünya Paylaşım Savaşı’nın ardından, emperyalist ülkelere karşı verdiği bağımsızlık savaşını zaferle taçlandıran ve çağımızda bağımsızlık savaşı veren mazlum ulusların esin kaynağı olan Mustafa Kemal Atatürk’ün de ilgisini çekmiştir. Atatürk, Hannibal için, 1938’de vefatından önce şu vasiyette bulunmuştur: “Gebze yakınlarında öldüğü bilinen ve dünyanın en büyük komutanlarından biri olan Kartaca Kralı Hannibal’ın mezarının yerinin bulunması ve oraya anıt mezar yapılmasını vasiyet ediyorum,” demiştir.
1981 yılında Gebze sınırları içinde bulunan TÜBİTAK arazisi alanında, kendisi adına “Hannibal Anıt Mezarı” dikilmiştir. Nedense, bu anıt mezarı ziyaret etmek için, TÜBİTAK’tan özel izin almanız gerekmektedir.
Not: Geçtiğimiz yıllarda (1999-2002) Tunus’ta yaptığım belgesel alan çalışması ardından, Tunus’un alternatif turizm potansiyeli olan arkeolojik, tarihi, kültürel, sanatsal, folklorik ve doğal zengin miraslarını tanıtırken, mezarı Gebze’de bulunan, Büyük Komutan Hannibal’ın kurduğu Antik Kartaca Kenti’ni de öne çıkarmıştım. Osmanlı döneminde, Tunus halkı ve Berberi kültürü ile 350 yıl birlikte, kardeşçe yaşadığımızın izlerini sürmüş ve 12 Mart 1912’de (gazeteci Mustafa Şerif Bey) Kolağası Mustafa Kemal Paşa’nın, Atlas Dağları El Kaine Zaferi’ni anlatmıştım. Kartaca Kralı Hannibal’ı tanıtmış ve belgelemiştim. Bu çalışmamdan dolayı, Tunus Kültür ve Turizm Bakanlığı beni “Altın Palmiye Ödülü” ile taçlandırmıştı. Şimdi ise, Gebze ile Tunus’un başkenti Tunus şehri arasında, “kardeş kent” olmasına katkım olursa, mutlu olurum. Dostlukla...
Sonun başı
Gebze'den ayrılma zamanı...
Dünyanın-Anadolu’nun yeni-farklı doğa ve insan manzaraları beni çağırıyor...
Bak hele bak! Bir hisar gibi yükselen İzmit Kartepe, bana el sallıyor...
Taşmektep aydınlığında, Muallimköy'e selam olsun!..
Işığın izinde, kartalın şahin bakışlı gözünde, ileri ama hep ileri koşmanın tam zamanı...
Gebze Eskihisar Kalesi’nde; turnalar zamanı, özgürlüğe hasret kanat çırpan göçmen kuşların zikir eder gibi semada semah dönen dansı, sevdalı ve cesur insan hikâyelerinin derin mazgallarda yankılanan kanayan çığlık sesini duyar gibiyim...
Her şeye karşın gurbeti sılaya bağlayan, su gibi aziz olan yolcuların yerleşik yaşamı, kendi ekseni etrafında dönen Gebze Su Dolabı’nın şifalı müzikal ritmi eşliğinde “gel-gel, bize de gel” diyen Gebze; mavi bulutların gölgesinde, gökkubbeyi öperek yükselen, sırdaş kale burcu Eskihisar, yeni konuklarını bekliyor...
Şiirin yol öyküsünü yeniden yazan, Yoleri Gezgin Derviş ile yeni serüvenleri ve farklı kültürleri merakla keşfetmek için, yaşamı yaşamanın tam zamanı...
Bu gezimde bana destek sağlayan herkese teşekkürler...
Yolu Gebze’den geçen, Fatih Sultan Mehmet’in mucit hocası Molla Gürani’nin aydınlığında; Anadolu uygarlıklarını merakla görmenin, tanımanın ve belgelemenin dayanılmaz hafifliğini yaşamak için yollardayım, yeniden...
Yolunuz ve bahtınız açık olsun canlar...
"Yine gel bize" diyen Gebze'nin, ulusal ve uluslararası festival ve başka etkinliklerinde buluşmak dileğiyle, dostlukla...


