Yalnızlığı bilir misin, nasıldır? Gölgeni bile bulmazsın yanında; saf, katışıksız, lekesiz ve dokunulmamış... Karanlığın ortasında kalmak gibidir. Bir ışık ararsın, bari bir gölgem olsun dersin; ama bulamazsın.

Yalnızlığı bilir misin, nasıldır? Uçsuz bucaksız, göz alabildiğine sonsuz bir ovada, terk edilmiş bir çocuk gibi korkarsın! Elindeki pusula hep yalnızlığı gösterir. Gidecek ne bir yön vardır, ne de bir yol.

Yalnızlığı bilir misin, nasıldır? Sahte kalabalıklar arasında avutursun kendini. O kadar kalabalık bir yalnızlığın olur ki, ne yana dönsen kendine çarparsın. Yabancı gölgeler gelip geçer yanından... Gölgen, gölgeleri kıskanır, takılıp gitmek ister birinin peşinden.

Yalnızlığı bilir misin, nasıldır? İçinde biriken kelimeleri sessiz harflerle söylersin... Sen bile duymazsın, içindeki ses konuşur hep... Gün gelir o da susar, ürkersin kendi sesini duyduğunda, tanıyamaz olursun.

Yalnızlığı bilir misin, nasıldır? Herkesten ve her şeyden kuşkulanırsın zamanla ve korkarsın. Kimseyi sokmazsın hayatına, çünkü yalnızlığından başka hiç kimseye güvenmezsin.

Yine de küçük bir şansın olduğunu düşünüp hep birini hayal edersin özlemle. İçindeki son kuş da göçmeden, bir umutla beklersin. Ama ne gelen vardır, ne giden... Çaresiz kabullenip yalnızlığı, kaparsın gönül pencereni.

Yalnızlığı bilir misin, nasıldır? Ara sıra eski resimlere dalıp çocukluğuna dönersin. Geçmişin izlerine bakıp anlarsın ki, doğarken de, ölürken de yalnızsın.

4 yıllık aradan sonra Orhan Pamuk'tan yeni roman: 'Veba Geceleri' Leyla Tavşanoğlu'ndan: Kırk iki yıldır aynı film Asilik değil, itaatsizlik Cezmi Ersöz'den: Yok karşılığı yüzünün Psikolog Doğan Cüceloğlu kimdir? İşte yaşamöyküsü...