Güneş yağmurları kovalaması için rüzgâra rüşvet vermese gösteremezdi güzelliğini bize...
Hayatın bazı dönemleri fırtınalı geçer. Hiç gitmez karabulutlar, üzerinize çöker ve güneşli günlere hasret kalır yürekler. Kendini yorgun ve güçsüz hissedersin. Teslim olup mücadeleden vazgeçmek istersin. Ya da son bir gayretle tüm enerjini toplayıp hayatın karşısına dikilmek, mücadele etmek istersin ama yarım kalmış heykel gibi dikildiğin yerde kalakalırsın. "Daha ne kadar bedel ödemek zorunda kalacağım," diye hesap yaparsın. Yaşadığın tüm kaostan kurtulmak için denize düşen yağmur damlası misali kalabalığa karışıp kaybolmak, kötü kaderinden kaçıp, izini kaybettirip seni bulmamasını ve unutmasını dilersin.
Aslında yaşadıklarımız, pek çok insanın yaşadığı sorunlardan farklı değildir. Çoğu sıkıntımızı gözümüzde fazla büyütüp ciddiye alıyoruz, tıpkı sorunlarımız gibi hiç bitmeyeceğini sandığımız hayatımız gibi yaşamayı da fazla ciddiye alıyoruz. Yaşadığımız her şeyin bir sonu var, mutluluk kadar kederin, gülmek kadar ağlamanın ve yalnızlık kadar kalabalığın da bir sonu var ve sonu olan hiçbir şey o kadar da ciddiye alınmamalı.
"Hayatı basite indirgeyip sıradanlaştırmak bilgelik ister," der bir bilge. Çünkü bilgelik size değişik pencereler açar ve baktığımız her pencere bize hayatın farklı bir manzarasını gösterir, küçük bir çiçek bile o an büyüleyici gelebilir. Hayatında hiç kavga görmemiş biri için sıradan bir sokak kavgası kıyamet gibi gelse de savaştan çıkan biri için dönüp bakmaya bile değmeyecek basitliğe sahiptir. Yaşadığı yerden hiç çıkmamış biri için komşu şehir öyle uzak gelse de, dünyayı dolaşan biri için arka bahçe gibidir.
Hayatı ne kadar sıradanlaştırırsanız o kadar sıradışı gelecektir. Kendi içimizde büyüttüğümüz o devasa sorunlar, bitmeyeceğini düşündüğümüz hüzünler, kederler ve sıkıntılar için bedel ödemek zorunda kalsak da karşılığı mutluluk olacaktır.
Güneş rüzgâr üretmesi için enerji üretir ve bedelini güzelliğini göstermekle alır.
Hayatı ve sizi üzen hiçbir şeyi fazla ciddiye almayın, sadece mutlu olmak için biraz enerji harcayın. Sizi mutsuzluğa sürükleyen olayları ve insanları pek ciddiye almayın, sadece gülümseyin ve geçin.