Gülseren Budayıcıoğlu'nun 2019 yılında okurlara sunduğu Camdaki Kız, diğer kitapları gibi gerçek bir yaşam hikâyesi vaat ediyor bizlere. Kendi cümleleriyle, "Hep lüks içinde yaşamış, ama kaderi daha baştan kötü yazılmış camdaki kız ile varoş çocuğunun aşk hikâyesi bu".
Kitaptan üç kısa alıntı yapayım önce:
"Bir kadın değerini kendi vermeli. Bu işi erkeklere bırakmamalı. Çünkü o erkek bir gün çekip giderse, kadının değerini de beraberinde götürüverir."
"İnsanın tutkularının esiri olması, aşkı için her şeyi yıkmayı göze alması zayıflık mı, yoksa gücün ta kendisi mi bilemiyorum."
"Annesinin doyuramadığını hayat doyuramaz."
Lüks bir hayatı gözünü kırpmadan ardında bırakan Nalan, tüm bunları sevdiği Hayri için yapmıştır. Hayri onun için sözlüklerdeki tüm güzel kelimelerin karşılığıdır. Onu o denli sever ki eşinden boşanmasını istemeden, toplumun tüm dışlamalarına rağmen bir an bile ayrılığı aklına bile getirmez.
Cesurdur Nalan, ancak Madalyan Psikiyatri Merkezi'ne getirilme sebebi korkudur. Hayri’nin başka birine âşık olduğunu söylemesiyle dünyası başına yıkılır, intihar etmeyi dener. Hayri içinse durum o kadar yıpratıcı değildir. Ona göre, o, tam bir aşk adamıdır. Aşk bitince, başka aşklara yelken açması gerekmektedir. Nalan’ı çok sever, ama gönlü Laz kızını da yanında ister.
Aslına bakılırsa Hayri çok şey ister. Karısını, Nalan'ı, Laz kızını... Nalan ise sadece Hayri'yi istemektedir.
İstekleri birbirlerinden ne kadar farklı olsa da bu iki insan, birbirinden çok şey öğrenir. Hayatın cilveleri bir bir yaşanırken, bizler de hepsinin geçmişine iniyoruz. İstediklerimizin sadece tesadüften ibaret olmadığını ve bilinçaltımızın ne kadar da belirleyici olduğunu fark ediyoruz.
Okuduğum ilk Gülseren Budayıcıoğlu kitabıydı. Danışma seanslarından uyarlanan kitapları seviyorum, çünkü her ne kadar ilgi çekmek için değiştirilmiş olsa da içinde gerçeklikler barındırıyor. Başkasının gerçeklikleri, beni hayata karşı daha esnek hale getiriyor sanki.
"Hayatta her şey var," diyerek okuyorum bu kitapları.
Gerçekten de hayattan her şey var; her şey, içinde bir parça yaşanma ihtimali taşıyor.
