Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, TRT Haber’de gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Türkiye'nin Rus ve Ukraynalı muhataplarla yakın temasının süreceğini söyleyen Kalın, "10 yıldır Rusya ile gelişen ilişkiler bugün Ukrayna krizinde meyvelerini veriyor. Karabağ'da da öyle oldu. Herkes Rusya ile köprüleri atarsa Rusya ile kim konuşacak" dedi.

"Bizim odaklamamız gereken nokta bir an önce bu savaşın sonlandırılması" diyen Kalın, "Bizim çabamız iletişim kanallarını açık tutarak, iki tarafın güvenini kazanarak ve bunu muhafaza ederek bu çalışmaları yürütmek" ifadelerini kullandı.

"Şu an garantörlük aşamasında değiliz"

Kalın, konuşmasının devamında şunları kaydetti:

Kiev ve civarında 2 gündür bir rahatlama var ama Ukrayna tarafında bir endişe var. Kalıcı ateşkesin şartları nasıl oluşur, bunun takibini yapacağız.

Bu barışın oluşması için kim katkı verebiliyorsa bunu takdirle karşılıyoruz. Ancak liderler düzeyinde bir görüşme olursa son nokta konulabilir.

Şu an garantörlük aşamasında değiliz, biz bu konuya olumlu bakıyoruz. Ukrayna ve Rusya'nın hem konuştuğu, hem güvendiği nadir birkaç ülkeden biriyiz. Türkiye bu anlamda son dönemde öne çıkan en önemli ülke.

"Batılı dostlarımız da bizim dengeli duruşumuzu anlıyorlar"

Biz müzakere heyetleriyle İstanbul'a gelmeden önce de temas halindeydik. Akan kanı durdurmak için tarafları cesaretlendirdik. İki taraf da İstanbul'da kendilerini güvende hissettiklerini bize söyledi. Cumhurbaşkanımızın yaptığı görüşmelerin neticesinde sahada birtakım iyileşmeler göreceğiz.

Batılı dostlarımız da bizim dengeli duruşumuzu anlıyorlar. Herkes Rusya ile köprüleri atarsa Rusya ile kim konuşacak? Yaptırımlarla ilgili Birleşmiş Milletler'de alınmış bir karar yok. Türkiye'nin yaptırım uygulamaması iletişim kanalının açık tutulması açısından önemliydi.

Türkiye'nin güvenilirliği ve referans olması önemli. Öncelikli derdimiz bu savaşı sona erdirmek. Boğazları ve Karadeniz'i savaşın dışında tuttuk. Türkiye'nin yaptığı katkı herkes tarafından takdir ediliyor.

Ukrayna'nın güvenlik garantileri istemesi hakkıdır. Bu savaş sona erdiğinde dünyada yeni bir güvenlik mimarisi inşa edilmiş olacak. Hepimiz sorumluluk içinde hareket etmeliyiz.