Kadıköy'de düzenlenen ve binlerce üniversite öğrencisinin katıldığı Dayanışma Sahnesi protestolarında taşıdığı döviz gerekçesiyle gözaltına alınan Esila Ayık, "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla tutuklanmıştı.

Esila'nın yaşadığı sağlık sorunları ve tutukluluk sürecine ilişkin açıklama yapan avukatı Göksun Canberk Uluğ, İstanbul'da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem sırasında müvekkilinin fenalaştığını ve gardiyanların onu hastaneye götürmek yerine koğuşuna geri götürmeye çalıştıklarını belirtti.

"Gardiyanlardan biri 'Panik atak geçiriyor, bir şey olmaz' demiş"

Avukat Uluğ, şöyle konuştu:

İlk önce 4 şiddetinde deprem olduğunda biraz panik olmuş, kapıyı da açmamış gardiyanlar. Ondan sonra 6.2'lik deprem olunca nabzı çok yükselmiş, tansiyonu düşmüş. Koğuş kapısı kitli olduğu için dışarı çıkamamışlar. Gardiyanlar bu sırada aşağı inmişler, mahkûmlar yukarıda kalmış. Bu sırada Esila'nın eli ayağı kitlenmiş, nefes alamamış, ondan sonra bayılmış. Bayıldıktan sonra gardiyanları çağırmışlar, bir gardiyan, 'Bir şey olmaz, panik atak geçiriyor, herkes geçiriyor zaten' demiş. Koğuştakiler, 'Bu kızın kalp hastalığı var, siz bir şey olursa sorumluluğunu alıyor musunuz’ deyince dışarı çıkartmışlar. Esila'yı dışarıda biraz beklettikten sonra, 'Hastaneye değil, koğuşuna geri götürelim' demişler.

"Jandarma, 'Bunun kalp hastalığı yok yaa, depremden oldu' demiş"

Esila, ‘'Bilincim yarı açık yarı kapalı idi, elim ayağım kitlenmişti, biraz da kusmuştum, o halimi de görünce numara yapmadığımı fark ettiler, ikna oldular' dedi. Hastaneye götürülürken mi, yoksa hastanede mi anlamadım ama jandarmanın biri, 'Bunun kalp hastalığı yok yaa, depremden oldu' demiş. 'Acile gittiğimde soruları duyabiliyordum, ancak cevap veremiyordum, bilincim yarı kapalı, yarı açıktı'. Doktorlara cevap verememiş. Ondan sonra serum takılmış. Esila, 'Kalbim sıkışıyor, bıçak saplanıyor gibi ağrı oluyordu' dedi. EKG ve EKO çekilmiş. 'Akşama kadar baya kötüydüm. Arkadaşlarımı ve ailemi çok merak ettim. Bana hastaneden döndükten sonra akşam yıkılan hiçbir bina yok diye söylediler' dedi. Esila, 'Akşama kadar durumdan haberdar olamadım, o sebeple kalbim sıkıştı, fenalaştım' dedi.

"Esila'nın ifadesine sürekli müdahale etmişler"

Cezaevi müdürü cildiyeye de götüreceklerini, cilt ilaçlarını yazdıracaklarını belirtmiş, ancak sadece nefrolojiye götürmüşler. Bu gardiyanlar, 'Giyinmesini bilsen burada olmazdın' demişti, o konu hakkında ifadesini almışlar Esila'nın. Esila, 'Avukatım yanımda olsun' demiş, 'Avukatlık bir durum yok' demişler. Esila ifadesini vermiş, ancak sürekli ifadesine müdahale etmişler. Ne söylediyse yumuşatarak yazıyorlarmış. 4 defa ifadesini değiştirmiş. Esila, 'Zorlayarak kendi dediklerimi yazdırttım' dedi. Bu kıyafet mevzusunda da dün tatil olduğundan geçici müdür gelmiş. Pijama ile dolaştığı için müdür, 'Sen her sabah uyandığında sürekli avukat gelecekmiş gibi bekleyeceksin, pijama sadece uyumak için. Burası resmi bir kurum, senin pijamayla dolaşacağın yer değil' demiş.