Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

Milletvekillerimizin yaz döneminde seçim bölgelerinde ve görevlendirildikleri yerlerde gerçekleştirdikleri yoğun çalışmaları takip ettik. Ülkemizin her bir köşesinde eli sıkılmadık insan, girilmedik gönül bırakmayacak anlayışla yürütülen çalışmalar için teşekkür ediyorum. Biz sahayı ne kadar sıkı tutarsak, milletimizin yalanları ve çarpıtmalarıyla yanlış yönlendirmek isteyenlerin gayretleri o derece akamete uğrayacaktır.

"Biz kendi halimize, işimize bakacağız"

Genel Merkezimizle, milletvekillerimizle, bakanlarımızla bir yandan Ankara'da çalışmaları yürütecek, diğer yandan ilçe ilçe tüm şehirlerimizde milletimizle kucaklaşacağız. Milletimizi seçimden seçime hatırlayanlarla aramızdaki farkı göstermektir. Geleceğini inşa edecek birikime, enerjiye ve azme sahip olduğumuzu her kesimden insanımıza göstermeye kararlıyız. Biz kendi halimize, işimize bakacağız. Biz kendi sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmeye bakacağız. Birileri dün öyle, bugün böyle diyerek ikiyüzlü tavırlar sergileyebilir. Ne söylüyorsak yerine getirme, ağzımızdan çıkan her şeyi ölçerek ifade etme mecburiyetindeyiz.

Muhalefetin seçim öncesi söyledikleriyle yaptıkları arasındaki uçurumu belediyelerde gördük. Vaat ettikleri hiçbir sözün arkasında duramadılar. Buna rağmen hâlâ kendilerine ait olmayan işleri sahiplenerek ortada gezebiliyorlar. Yalan bunlarda daniskası... Aynı sinsi taktiği önümüzdeki seçimlerde kullanmanın hazırlığını yaptıklarından şüpheniz olmasın.

"Birilerine bakıyorsunuz, toplanıp toplanıp dağılıyorlar"

Bugün ekranları başında bizi heyecanla milletimiz dinliyor. Heyecanla bizi dinleyen milletimizle bazı gerçekleri paylaşacağım. 8 aylık bir vakit var. Seçim takviminin başlamasıyla Meclis'in ara vereceğini düşündüğümüzde 5-6 aylık süre kalıyor. MHP ile birlikte komisyonlarda ve Genel Kurul'da sıkı bir mesai ile gündemimizdeki tüm düzenlemeleri yasalaştıracağınıza inanıyorum. Biz de bu salondaki son grup toplantımızı yaptığımız 15 Haziran'dan bugüne kadar pek çok programla ülkemize ve milletimize hizmet etmeyi sürdürdük.

Günümüzün her anını, haftanın, ayın, yılın her gününü büyük bir aşkla, şevkle çalışarak geçiriyoruz. Ülkemizi geçtiğimiz 20 yılda asırlık eser ve hizmetlere kavuşturduğumuz gibi, önümüzdeki dönemde de Türkiye yüzyılını inşa edeceğiz. Artık bizim bu seçimlerin mottosu 'Türkiye Yüzyılı', bununla çalışacağız.

Birilerine bakıyorsunuz, toplanıp toplanıp dağılıyorlar, kendi meselelerini bile çözemiyorlar. Biz ise tüm vaktimizi ve enerjimizi evlatlarımıza daha büyük, güçlü, müreffeh bir Türkiye bırakmak için ayırıyoruz.

"Ey Bay Kemal, senin gidecek yerin var mı?"

Malum zat bir zamanlar SSK'nın genel müdürlüğünü yaptı. 'Ne yaptı bu adam' diye sorduk mu? Onun döneminde hastane odaları pislikten geçilmiyordu, hastalarımız kan revan içinde kalıyorlardı. Rehine alma dönemi vardı, hastalar ölüyor ve rehine alınıyorlardı. Ey Bay Kemal, senin gidecek yerin var mı?

Başörtüsü teklifi: "Geçmişte olduğu gibi yeni yasakların dayanağı olabilir"

Önceki akşam geç saatlerde CHP Genel Başkanı, bizim ömrümüzü verdiğimiz mücadele ile ilgili güya günah çıkartıyor. Gerçi dün akşam açıkladıkları başörtüsü teklifi ile Meclis'e sundukları arasında dağlar kadar fark var. Şu an ülkemizde böyle bir mesele var mı, yok. Ama birileri riyakârlık peşinde koşuyor. Bugün Türkiye'nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele, verdiğimiz mücadele sayesinde hamdolsun artık kalmamıştır.

Bu sorunları biz yaşadık, şimdi kanunlarla bu konuyu çözelim diyorsun ama sabırlı. Kendisi bir kaset kumpası ile bulunduğu yere gelenler ülkenin geleceğine fayda sağlayamazlar. Dün söylediğini bugün inkâr edenleri kamuoyunun takdirine sunuyoruz. Kılıçdaroğlu'nun son adımını da bir taktik olarak görüyorum. Kanun teklifi olarak Meclis'e sundukları teklif, geçmişte olduğu gibi yeni yasakların dayanağı olabilir.

O zaman biz daha öte bir teklif sunalım. Eğer dürüstsen şayet, bu zat başörtüsü meselesini çıkartmak istiyorsa, gelin çözümü yasa değil, Anayasa düzeninde sağlayalım. Ben arkadaşlarıma bugün talimatı veriyorum.

"Ekonomi programımızı uygulamaya devam ediyoruz"

Bütün umudunu enflasyona bağlayanların heveslerini kursaklarında bırakacak adımların hazırlıklarını sürdürüyoruz. Türkiye, bir süredir çok ciddi sınamalardan geçmektedir. Bu sınamaların milletimizin hayatına yansıyan olumsuzlukları vardır. Bu çözümü sağlayacak tek yürütme temsilcisi biz, tek parti AK Parti, tek ittifak Cumhur İttifakı'dır.

Milletimize bu gerçeği gösterdiğimizde sandık yolu kendiliğinden açılacaktır. Türkiye Ekonomi Programımız gündeme geldiğinde kurduğumuz denkleme ve iktisadi yalaşımımıza birileri bıyık altından gülmüşlerdi. Ülkemize yönelik ekonomik saldırılar için kullanılan araçları birer birer devre dışı bıraktık. Bu anlayışla salgın oldu üretime ara vermedik, savaş çıktı ihracatta gaza basmaktan vazgeçmedik. Biz büyümeyi sürdürdük.

İnsanımızın işini, aşını birinci sıraya koyduğumuz yaklaşımla ekonomi programımızı uygulamaya devam ediyoruz. İstihdamda 31 milyona dayandık. Sosyal konut projesi gibi adımların vatandaşlarımızı ev sahibi yapmanın yanı sıra ekonomik hareketlilik ve istihdama katkısı olacaktır.

Bu ayın sonunda ülkemizin ilk yerli otomobili TOGG'un banttan çıkış törenine katılıyoruz. Uluslararası yatırımcıların yoğun ilgisiyle karşı karşıyayız. Ülkemizde güzel bir havanın esmesini sağlayacağız.