Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Bekir Şahin'in HDP'nin kapatılması istemiyle hazırladığı 843 sayfalık iddianamede, 451 partili hakkında siyasi yasak talep edilerek, HDP’nin devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin odağı haline geldiği belirtildi.

Başsavcılığın iddianamesinde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bölünmez bütünlüğü, toplumun huzur ve güveni için HDP'nin temelli kapatılmasının hukuksal zorunluluk olduğu kaydedilerek, hazine yardımlarından tamamen yoksun bırakılması istendi.

İddianamenin 21 Haziran 2021’de Anayasa Mahkemesi’nce (AYM) kabulünün ardından dava süreci de resmen başladı.

HDP, esas hakkındaki savunmasını tamamlayarak, kısa bir süre önce Anayasa Mahkemesi’ne sundu.

Hazine yardımının kesilmesi ve 451 isme siyasi yasak getirilmesi talep edilecek

Anayasa Mahkemesi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin’e 10 Ocak’ta sözlü açıklama yapması için tarih verdi.

Başsavcı bu tarihte Yüce Divan'a giderek, HDP davasına ilişkin esas hakkındaki görüşünün sözlü açıklamasını yapacak.

Habertürk TV Ankara Temsilcisi Fevzi Çakır'ın edindiği bilgiye göre, Başsavcı Şahin 10 Ocak'ta bir kez daha "HDP, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin odağı haline geldi" diyerek temelli kapatma talebinde bulunacak.

HDP'nin hazine yardımının kesilmesini ve 451 isme siyasi yasak getirilmesini talep edecek.

"Hazine yardımı bulunan hesaplarına ivedilikle bloke konulsun"

Ancak, 10 Ocak tarihine sayılı günler kala, davada önemli bir gelişme daha yaşandı.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, Anayasa Mahkemesi'ne "ivedi" bir talep gönderdi. Talepte, "HDP'nin terör örgütü ile organik bağı dava sürecinde de devam ediyor. Hazine yardımı bulunan hesaplarına ivedilikle bloke konulsun" ifadeleri yer aldı.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, o belgede talebinin gerekçesini şu sözlerle özetledi:

7 Haziran 2021 tarihli iddianamemiz ve 29 Kasım 2021 tarihli esas hakkındaki görüşümüzde ayrıntılarıyla açıklanan ve davalı partinin terör örgütü ile organik bağını gösteren eylem ve söylemlerine devam ettiği anlaşılmakla, sadece partinin ihtiyaçları veya parti çalışmalarında kullanılmak gayesiyle verilen devlet yardımlarının parti faaliyetleri dışında terör örgütünün amaçları doğrultusunda kullanılmasının engellenmesi bakımından bu yardımların geri alınmasındaki olası güçlükler gözetilerek, devlet yardımlarının bulunduğu banka hesabına tedbiren bloke konulmasına karar verilmesini yeniden talep etmek zarureti hâsıl olmuştur.

Davalı parti ile ilgili açılan davada delillerin toplandığı ve karar aşamasına geldiği de gözetilerek; davalı parti hakkında kapatma kararı veya devlet yardımından yoksun bırakılma kararı verilmesi halinde ödenen ya da ödenecek devlet yardımının harcanma ihtimali nazara alınarak; talebimizin ivedilikle görüşülüp, devlet yardımının bulunduğu banka hesabına dava süresince tedbiren bloke konulmasına karar verilmesi kamu adına arz ve talep olunur.

Kapatma kararı için 3'te 2 oyçokluğu koşulu

Anayasa Mahkemesi'nin Başsavcı Şahin'in bu talebini önümüzdeki günlerde karara bağlaması bekleniyor.

Peki davanın seyri bundan sonra nasıl olacak?

Yargıtay Başsavcısı Başsavcı Bekir Şahin 10 Ocak'ta sözlü açıklama yapacak. Davaya ilişkin nihai talebini Anayasa Mahkemesi üyelerinin önünde açıklayacak.

Ardından HDP'ye 1 aylık süre verilecek. Başsavcının sözlü açıklamasına dair sözlü savunması istenecek. Ancak bu süre HDP'nin talebiyle uzatılabilecek.

Bu süreçten sonra ise Anayasa Mahkemesi raportörü davaya ilişkin esas hakkındaki raporunu hazırlayacak.

Bu rapor Anayasa Mahkemesi üyelerine dağıtıldıktan sonra Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın belirleyeceği bir günde yapılacak toplantıyla kapatma istemi esastan görüşülerek karara bağlanacak.

HDP hakkındaki kapatma davasını 15 kişiden oluşan Anayasa Mahkemesi heyeti karara bağlayacak. Kapatma kararı alınabilmesi için 3'te 2 oyçoğunluğu aranacak.